top of page

Otizm Testi Nedir?, Kime Teşhis Konur?


otizm tesi
Otizm Testi


Otizm spektrum bozukluğu (OSB) diğer adıyla otizm, bir bireyin iletişim, sosyalleşme ve davranışlarda farklılık oluşturabilen nörolojik bir durumdur. Kişiler birbirilerinden farklı oldukları için, doğal olarak otizm spektrum bozukluğu bulunan bireylerde de tanı ve tedavi de farklılık gösterebilmektedir.


Otizm spektrum bozukluğu (OSB) otizm bozukluğu, asperger sendromu ve yaygın gelişimsel bozukluk - başka türlü adlandırılamayan yaygın gelişimsel bozukluk (YGB-BTA) gibi durumları kapsamaktadır.


Bu tanılar otizm spektrum bozukluğunun kategorileri arasında yer almaktadır. OSB’nin birinci, ikinci ve üçüncü seviyeleri, otizm spektrum bozukluğu bulunan bireye yapılması gereken destek seviyesini belirtir.


Kime teşhis konur?


2016 yılında yapılan araştırmaya göre, Amerika Birleşik Devletleri'ndeki 54 çocuktan yaklaşık 1'ine otizm spektrum bozukluğu (OSB) tanısı koyulmuştu. Otizm spektrum bozukluğu (OSB) ırk, etnik ve sosyoekonomik farklılıklar olmaksızın her gruplarda görülür.


Kızlara nazaran erkeklerde yaklaşık dört kat daha fazla yaygın olduğu düşünülüyordu fakat son araştırmalar, otizm spektrum bozukluğu (OSB) bulunan kızların erkeklere göre farklı semptomlar göstermelerinden, yetersiz tanı konulabileceği bildirmiştir.


Otizm spektrum bozukluğunun (OSB) kesin bir tedavisi yoktur ve genler önemli bir rol oynamaktadır. Buna rağmen, uzman doktorlar, otizme tam olarak neyin neden olduğunu keşfetmemişlerdir. Otizm topluluğunda yer alan birçok birey, aslında bir tedaviye gerek olmadığına inanıyor.


Bir çocuğun otizm spektrum bozukluğuna sahip olma durumunu arttıran çevresel, biyolojik ve genetik faktörlerin dışında daha başka birçok çeşitli faktör olabilir.

Otizmin belirtileri nelerdir?

Otizmin erken işaret ve belirtileri çok çeşitlidir. Otizm spektrum bozukluğu (OSB) bulunan bazı çocuklar diğer otizmli çocuklara göre hafif belirtiler gösterebilir. Yeni yürümeye başlayan çocuklar çoğunlukla kişiler ve içinde bulundukları ortam ve çevreyle etkileşim haline girmekten hoşlanırlar. Çocukların davranışlarında farklılıklar gören ve fark eden ilk kişiler ebeveynlerdir.


Otizm spektrum bozukluğu olan her çocuk, iletişimde (sözlü ve sözsüz), sosyal etkileşim ve kısıtlı ve tekrarlayan davranışlar gibi zorluklar yaşar.


Dil becerilerinin geç gelişmesi (çocuğun 1 yaşına kadar konuşmaması veya 2 yaşına anlamlı sözler söylememesi), nesneleri veya insanları göstermeme, el sallamama, insanları gözleri ile takip etmeme, isimleri ile seslenildiğinde tepki vermeme, yüz ifadelerini taklit etmeme, kucağa alınmak için kişiye doğru uzanmama, duvara çarpma veya duvarın yakınında bulunma, yalnız kalmak veya tek başına oynamayı isteme, oyun oynamayı istememe veya oyuncak bebek besleme gibi hayal ürünü oyunlar oynamama, belirli nesnelere veya konulara takıntılı bir ilgi duyma durumu, kelimeleri veya yaptıkları eylemleri tekrarlama, kendilerine zarar verme, öfke nöbetleri geçirme, nesnelerin kokusuna veya tadına karşı hassasiyette bulunma gibi semptomlar otizm spektrum bozukluğunun (OSB) erken belirtileri arasında yer almaktadır.


Yukarıda belirtilen davranışlardan bir veya daha fazlasını sergileyen çocuğun kesinlikle otizm spektrum bozukluğu (OSB) olduğu anlamına gelmemektedir. Bu kriterler başka durumları gösterebilir veya sadece bir bireyin kişilik özellikleri olabilir.

Otizm tanısı nasıl konabilir?


Otizm testi nedir? sorusuna bu bölümde cevap vermeye çalıştık. Uzman doktorlar özellikle erken çocukluk döneminde otizm spektrum bozukluğu (OSB) tanısı koymaktadırlar. Bazı semptomlar ve seviyelerin şiddet bireyden bireye büyük ölçüde farklılık gösterebildiği için, otizm spektrum bozukluğu (OSB) tanısını koymak bazen zor olabilir.

Bazı bireylere yetişkinlik dönemine kadar tanı konulamaz.


Günümüzde, otizm spektrum bozukluğunu kesin teşhis eden resmi bir test yok. Küçük yaştaki bir çocuğun erken otizm belirtilerini ebeveynler veya bir doktor fark edebilir. Tanının kesin olarak konulması için bu durumun doğrulanması gerekmektedir.


Belirtiler bu durumu doğruluyorsa, bir uzman doktor ve ekibi, bir psikolog veya nöropsikolog, pediatri doktoru (çocuk doktoru), bir nörolog, bir psikiyatrist resmi olarak otizm spektrum bozukluğu (OSB) tanısı koyabilir.



Gelişimsel tarama

Doğumdan itibaren, doktorunuza gerçekleştirdiğiniz düzenli ve rutin kontroller sayesinde çocuğunuzun gelişimsel süreçlerini takip edebilirsiniz. Doktorlar, yapılan genel tetkikler ile birlikte 18 ve 24 aylıkken standart otizme özgü tarama testlerinin de yapılmasını önermektedir.


Ailenizde (kardeş veya aile üyelerinden biri) otizm spektrum bozukluğu (OSB) bulunuyorsa ve çocuğunuzun gelişimi ile ilgili endişeleriniz varsa, doktorunuz sizi bir uzmana yönlendirebilir.


Bu uzman, çocuğunuzun davranışlarında bir sorun olup olmadığını belirlemek için çeşitli testlerde bulunacaktır. Bu testler arasında sağırlık/işitme güçlüğünü tespit etmek ve değerlendirmek için işitme testi yapacaktır.


Değiştirilmiş Erken Çocukluk Dönemi Otizm Tarama Ölçeği (M-CHAT) gibi otizm spektrum bozukluğu (OSB) için gerekli diğer tarama yöntemlerini de uygulayacaktır.


Uyarlanmış Otizm Davranış Kontrol listesi, ebeveynlerin eksiksiz doldurduğu güncel bir tarama yöntemidir. Bir çocuğun otizm spektrum bozukluğuna (OSB) durumunun düşük-orta-yüksek olarak belirlemede yardımcı olur. Bu test 20 soruluk bir testtir.


Eğer yaptığınız test çocuğunuzun otizm spektrum bozukluğu olma olasılığının yüksek olduğunu belirtiyorsa, daha kapsamlı testler yapmak gerekir.


Eğer yaptığınız test çocuğunuzun otizm spektrum bozukluğu olma olasılığının orta seviyede olduğunu belirtiyorsa, sınıflandırmada yardımcı olabilecek birkaç takip sorusunu yanıtlamak gerekir.

Kapsamlı davranışsal değerlendirme

Otizm tanısını oluşturabilmek için gerçekleştirilmesi gereken bir sonraki adım ise fiziksel ve nörolojik muayenelerdir. Bu muayene, uzman doktor ve ekibi, çocuk doktorları, çocuk nörologları, konuşma ve dil patologları, uğraşı ve iş terapistleri tarafından yapılmalıdır.


Yapılan değerlendirmeler tarama yöntemlerini de içerebilir. Birçok farklı tarama yöntemleri bulunmaktadır. Tek bir yöntem otizm spektrum bozukluğu teşhisinde bulunamaz. Kesin teşhiste bulunabilmek için birçok farklı yöntem ve taramadan geçmek gerekir. Bu taramalar; Yaşlar ve Aşamalar Anketi (ASQ), Otizm Tanısal Görüşme-Revize (ADI-R), Otizm Tanı Gözlem Ölçeği (ADOS), Otizm Spektrum Derecelendirme Ölçekleri (ASRS), Çocukluk Çağı Otizm Değerlendirme Ölçeği (CARS), Yaygın Gelişimsel Bozukluklar Tarama Testi — Aşama 3, Ebeveyn Davranışını Değerlendirme Ölçeği (EDDÖ), Gilliam Otistik Bozukluk Derecelendirme Ölçeği, Küçük Çocuklarda Otizm Tarama Aracı (STAT) ve Sosyal İletişim Ölçeğini içermektedir.

Genetik testler

Otizm spektrum bozukluğunda (OSB) genetik faktörlerin etkisi bilinmesine rağmen genetik testler otizm spektrum bozukluğunu (OSB) tespit edemez ve tanı koyamaz. Otizm spektrum bozukluğuna (OSB) birçok gen ve çevresel faktör katkıda bulunabilir.


Bazı araştırma laboratuvarları, otizm spektrum için gösterge olduğu kabul edilen bazı biyobelirteçleri test edebilir. Yapılan test sonuçlarında, genlerde atipik bir sonuç çıkması halinde bu genin otizme katkıda bulunduğu varsayılır. Tipik bir sonuç çıkması ise otizmin nedeninin hala bilinmediğini ve genetik katkıda bulunan genin ekarte edildiği anlamına gelir.

Özet

Otizm spektrum bozukluğu (OSB) yaygın olan bir durumdur. Otistik bireyler gelişebilir ve deneyimlerini paylaşabilecekleri ve desteklenebilecekleri bir topluluk bulabilirler.


 

Otizm tedavi edilebilir bir hastalık mı? Detaylı bilgiler için tıklayın!

 


Otizm spektrum bozukluğu (OSB) bulunan bireyin kendisini tanıması, ihtiyaçlarını bilmesi, ebeveynleri, öğretmenleri gibi diğer bireylere karşı nasıl davranacağını anlaması çok önemlidir. Bunun için de erken ve doğru teşhis çok önemlidir.


Erken yaşlarda, bir çocuğun nöroplastisitesi veya yeni durumlara karşı gösterdiği uyum yeteneği daha başarılıdır. Bu sebeple, erken tanı, çocuğunuzun ileriki dönemde karşılaşabileceği ve yaşayabileceği zorlukları azaltabilir ve bağımsız olmalarını da sağlar.


Gerekli olduğu taktirde, çocuğunuzun terapilerini ihtiyaçlarına göre şekillendirebilirsiniz. Bu aynı zamanda, yaşamlarını en iyi şekilde yaşamalarını sağlar. Uzmanlardan, öğretmenlerden, terapistlerden, doktorlardan ve ebeveynlerden oluşan bir ekip, her bir çocuk için bir program tasarlamalıdır. Bir çocuğa ne kadar erken tanı konulursa uzun vadede çok iyi sonuçlar elde edilebilir.


Kaynaklar


bottom of page